Günümüzde doğal yollardan gebe kalmayı başaramamış ebeveyn adaylarına yardımcı olmayı amaçlamış pek çok tedavi türü bulunur. Tüp bebek tedavisi ise gerek tıpta olan gelişmeler, gerekse bu alanda sürekli olarak yapılan araştırmalar neticesinde en yüksek başarı oranına sahip tedavi yöntemidir. Ne var ki tüp bebek tedavisi de ebeveyn adaylarına %100 başarı garantisi vermez. Bu oran anne adayının yaşına, rahminin ve yumurtalıkların durumuna ya da baba adayının sperm kalitesine göre değişiklik gösterir. Özellikle anne adayının yaşı bu tedavide belirleyici özelliktedir. Anne adayının yaşı ilerledikçe yumurta rezervlerinin azalması tüp bebek tedavisinin başarı oranını düşürür. Tüp bebek merkezleri başarı oranlarını %40 ila %60 oranında belirler, ancak daha önce de bahsedildiği gibi bu oran kişilerin fiziksel özelliklerine ve sağlık durumlarına göre değişiklik gösterir.
Bir tüp bebek merkezinin başarılı olup olmadığı yalnızca gebelik oranı ile belirlenemez. Çünkü başarı oranı ebeveyn adaylarının zorlayıcı tedavi sürecini sağlıklı bir psikoloji ile atlatmalarına da bağlıdır. Umudunu yitirmeyen anne adaylarının tedavi sürecinin başarı oranı pes edenlere göre çok daha yüksektir. Yani bu durumda tüp bebek tedavisinin başarısızlığa uğraması yalnızca tüp bebek merkezine bağlanmaması, anne adayının da bu konuda büyük bir rolü olduğunun kabul edilmesi gerekir.
Bir tüp bebek merkezinin başarılı olup olmamasını belirleyen en önemli faktörlerden biri merkezin bu konudaki tecrübesidir. Alanında uzman ve tecrübeli hekimlerin yer aldığı bir tüp bebek merkezi, başarıya da kendiliğinden ulaşacaktır ve bu tedavi esnasında hastalarda ciddi bir sorun yaşanmayacaktır. Uzman ve tecrübeli doktorların yer aldığı tüp bebek merkezinde beklenmeyen komplikasyonlar oluşsa da uzmanlar tarafından hızlıca çözülür, bu da ebeveyn adaylarının merkeze olan güvenini pekiştirir.
Günümüzde tüp bebek tedavisine duyulan ihtiyaç arttıkça tüp bebek merkezi sayısı da artış gösteriyor. Ancak %100 garantili tüp bebek tedavisi sloganı ile ortaya çıkan bir merkeze şüphe ile yaklaşmakta yarar var. Çünkü bu tedavi, başarı oranları yüksek olsa da %100 başarı garantisi verebilecek bir tedavi değildir. Tedaviye başlanmadan önce anne ve baba adaylarına mutlaka testler yapılması gerekir. Yapılan testlerin içeriği de tüp bebek merkezinin başarılı olup olmadığını gösteren etkenlerdir. Hiçbir test yapmadan başlanan tedavi, çok şanslı olunmadığı takdirde başarı getirmez. Tüp bebek merkezince anne adayının rahim yapısı, rahimde herhangi bir kist bulunup bulunmadığı, baba adayının sperm kalitesi, sayısı ve hızı testlerce belirlenmeli ve buna göre bir tedavi uygulanmalıdır. Tüp bebek merkezinin tam donanımlı olup olmadığı özellikle belirlenen tedavide kendini gösterir. Başarılı bir tüp bebek merkezinde annenin yumurtaları gebeliğe elverişsiz olduğu durumda yumurta donasyonu, babanın spermlerinin gebeliğe elverişsiz olduğu durumlarda ise sperm donasyonu gibi alternatif yöntemlere gidilebilmelidir.
Tüp bebek tedavisi hem fiziksel sağlık hem de psikolojik sağlık adına zorlayıcı bir süreçtir. Özellikle anne adayına ilaçlar yoluyla transfer edilen hormonlar, anne adayının ruh halini sıklıkla değiştirebilir. Bu noktada tecrübeli ve uzman ekibin ebeveyn adayları ile sürekli ilgilenmesi onların tedaviye umutla devam etmelerini sağlar. Aynı zamanda oluşabilecek yan etkilere ve komplikasyonlara da anında müdahale edilmesi hem tüp bebek merkezinin başarısını arttıracak, hem de ebeveyn adaylarının tedaviye gönül rahatlığı ile devam etmesini sağlayacaktır.
Türkiye’de tüp bebek tedavisi konusunda pek çok başarılı merkez bulunuyor. Özellikle Kıbrıs’ta yumurta donasyonu ve sperm donasyonuna da izin verilmesi nedeniyle ebeveyn adayları burada tüp bebek tedavisine başlayabiliyor. Siz de tüp bebek tedavisi görmek ve bebeğinizi sağlıkla kucağınıza almak istiyorsanız Kıbrıs’ta bulunan Dünya IVF Tüp Bebek Merkezi’ni ziyaret etmenizi öneririz.